Sevgili Janet, yoğun gündemine rağmen zamanını bize ayırdığın için çok teşekkür ederim. İzninle ilk soru ile başlamak istiyorum. Rojava’ya odaklanmana neden olan etkenler nelerdir? Rojava’yla ilk tanışman nasıl ve ne zaman oldu? Çalışmalarımla ilgilendiğin için teşekkür ederim! Kürt hareketi ile tanışmam, 2011’de Diyarbakır’da Mezopotamya Ekoloji Hareketi tarafından gerçekleştirilen konferansta konuşmaya davet edilmemle başladı. (Hareketin) ne…
Month: November 2019
Barış Acar: “Şeylerle aramdaki mesafeyi düzenleyemesem de şeylere bakma tarzımı düzenleyebilirim”
Merhaba sevgili Barış. Nasılsın? Merhaba. Teşekkürler. İyi olma gayretinde bir ömür işte, herkesin olduğu gibi. Çağruhundan hallice diyelim şimdilik. Sanatı nasıl tanımlarsın? Felsefe ve bilimin yanına sanatı insanı ve dünyayı anlamakta bir araç olarak görebilir miyiz? Bu soruya şuradan cevap vereyim: Sanat tarihinde ilk öğretilen şeylerden biri, sanatın tanımının sanat tarihçisinin işi olmadığıdır. Ben bunun…
‘Öteki’ hakkında
Twitter fazla kullanmıyorum; daha çok takip etmek amacıyla açtığım bir hesabım var. Fena da olmadı zira bir sürü haber ve bilginin kısa başlıklarını izlemek ve bunlara ulaşmak mümkün oluyor. Tabii bu arada sosyal medya kullanımını eleştiren insanların da hakkını vermek gerekebiliyor çünkü kullananların psikolojik durumu, toplumsal şizofreniyi yansıtır seviyelerde seyrediyor. Levent Gültekin’in Tweet’ine denk geldim…
Tarihi, bugünü ve geleceği yok etme söylemi
Tarih, bir bilimdir. Önemli de bir bilim dalıdır. Bunu anlayan ve kahramanların anlatımının tarih olarak sunulduğu dönemde, Friedrich Engels ve Karl Marx, tarihsel materyalizmi bu anlamda öne sürdüler. Onlara göre, tarih, örneğin Hegel’in sunduğu biçimde seçilmiş kahramanların yaptığı olaylardan ibaret değil, sınıf savaşımlarının tarihi idi. Kendilerinin kurduğu sistematik, tarihsel olay ve gelişimlerin analizine dayanan, toplumların…
Byung-Chul Han’ın ‘Psikopolitika’sı üzerine
Bu yazımı Byung-Chul Han’ın nihayet Türkçe çevirisi yapılan Psikopolitika kitabına ayırdım. Aslında bugünlerde yükselen ırkçılığı ve kendini masumane(!) bir şekilde dayandırmaya çalıştığı üst-kimlik tanımını tartışmak istiyordum ama hem bu konuda güzel yazılar zaten yazıldı ve belki de bilinçötemde bir nefes alma ihtiyacı oluştu. Byung Chul Han’ın kitabının çevrilmesi bir kazanım; emeği geçen herkese (Metis Yayınları’na, eseri tercüme…