Schelling, nihayetinde Romantizm akımının da etkisi olduğu düşünülebilecek bir biçimde felsefeyi dinin emri altına sokmuş, buna pozitif anlam yüklemiş ve aklın yoluyla devam eden felsefi uğraşlara negatif/olumsuz anlamı yükleyerek, her ne kadar felsefi aklı dini çerçevenin belirli bir oranda içinde taşıyacak olsa da bir anlamda Aydınlanmacı felsefenin çerçevesinden tamamen uzaklaşmıştır.
Slavoj’dan NATO salavatı
Dünyayı şu an için değiştirmek mümkün olmayabilir -sınıfsızlık ve sömürüsüzlük anlamında- ama doğru bir dünya yorumu yapılmadan da dünyanın sınıfsız-sömürüsüz hale gelmeyeceği de bir o kadar açık.
Hegel’de felsefenin başlangıcı
Hegel’in Mantık’ının başlangıcında bir hata olduğunu bildiren isimler arasında Engels, Kierkegaard, Adorno, Gadamer gibi pek tanınmış isimler de mevcut. Varlık iki türlüdür Hegel’de: a) Belirlenimsiz Varlık b) Belirlenimli Varlık. Belirlenimsiz Varlık tanımlanamaz. Yapılan her tanım onu belirlemeye yöneliktir ve onu Saf Varlık niteliğinden alıkoyar. Tanım nitelik atfetme olduğu için bu arılık/saflık ile ters düşer; bir…
MARX & ENGELS VE KOMÜNİST TOPLUM
Marx ve Engels’in Toplu Eserleri’nde “komünist toplum” (İngilizcesi “communist society”) sanıldığı kadar fazla yer almaz. Marx ve düşüncesini eleştirenlerde ise tam aksine ve baskın bir biçimde onların kapitalizm eleştirilerine odaklanmak yerine kendilerinin -eleştiride bulunanların- çoğunlukla anlamını dahi bilmedikleri komünist toplum eleştirisi mevcuttur. Bir başka deyişle, Marx’ın somut tahlillerine karşılık şu an için soyut bir toplumun…
Ukraine on Fire – Film
Ukraine on Fire, Igor Lopatonok imzalı ve Oliver Stone’un tüm röportajları gerçekleştirdiği bir film. 2014 olaylarına değişik bir açıdan bakılmasında faydalı olabilir.
Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem Mutabakat Metni (Tam metin)
Dikkat çeken tespitler/tanımlar: s.15-16. 1921 Anayasası’nın kapsayıcılığı. 1961 Anayasası’ndaki bürokratik kurumların ortaya konulması ve 1982 Anayasası’nın anti-demokratik yapısının ifade edilmesi. s. 17. “Cumhuriyeti demokrasi ile taçlandırmak”. Bu, Türkiye’nin demokrasiz cumhuriyet olduğunun ikrarı. s. 37. Kadına şiddeti önleme hususunda uluslararası sözleşme ve ulusal mevzuatından uygulanmasından bahsediliyor. Bunu İstanbul Sözleşmesi’nin uygulanacağı şeklinde yorumlamak pekala mümkün. Partilerarası uzlaşmayı…
Engels’den Conrad Schmidt’e mektup ve Engels’in Hegel okuma tavsiyeleri
Giriş Aşağıdaki mektup Marx ve Engels’in Toplu Eserleri’nin İngilizce basımının (Lawrence Wishart) 49. cildinin 285-288. sayfalarında yer alan ve Engels’in Conrad Schmidt’e yazdığı mektuptan Hegel ile ilgili olan bir bölümün (s. 286-287) Türkçeye çevrilmiş bölümü. Mektup 1 Kasım 1891 tarihli. Kısaca değinmek gerekirse, Conrad Schmidt Marx ve Engels’i erken dönemlerinden beri takip eden bir ekonomist…
Irkçılık & ayrımcılık – ABD’den bir haber
Dünyadaki sistem ve toplumların mekanik bir biçimde algılanıp sistematik bir biçimde ortaya konulabilecek bir dizaynı mevcut değil. Ancak tabir caizse bir devran var. Zamanla güçlenen, yükselen ideolojilerin, düşünce ve sanat biçimlerinin etkisinin değişik coğrafyalara yayıldığı bir gerçek. Keza ekonomik politikaların da öyle. Son on yıllardır hükmü ve uygulamaları gittikçe yaygınlaşan ve artan neoliberal dalganın etkisi…
Sosyal bilimler doğa bilimlerinden neden farklıdır?
İdeolojiler kendilerini yenilerken ve gerçekliğe daha yakın bir yerde konumlanmaya gayret ederken kendilerine öncülük etmiş olan tarihsel şahsiyetlere hakaret etmiş olmazlar. Bilakis düzelttikleri, geliştirdikleri ve gerçekliğe daha da yakınlaştıkları ölçüde o şahsiyetlere bilimsel gerçeklik hakkındaki yanlışlanabilirlik çerçevesinde yanaştıkları için en büyük borcu ödemiş olurlar.
İdealizmi dehasını gölgeleyen büyük filozof: Hegel üzerine
Bir deha olmasına rağmen adeta kendi kendini cendereye sokmuş diyebilirim Hegel için. Çünkü onun sistemi ‘kapanmak zorunda’. Haliyle billur gibi kavradığı ve analiz ettiği şey ve olguları adeta o Mutlak kapamaya feda etmiş.
Yeşil kapitalizm trendi
Günümüzde bilginin paylaşımı ve üretimi konusunda bir kriz yaşıyoruz. Bu da bizi içimize kapanmaya ya da sonuca yönelik hareket etmekten uzak, daha çok söylenme odaklı bir hale getiriyor.
İdealizmin batağındaki ‘sol’, ‘solumsu’, ‘özgürlükçümsü’ aydınlar
Sosyal medyada dahi tartışmasına pek girmemeye çalıştığım bir alan soykırım yıldönümlerine dair tartışmalar. Her yıl aynı tartışmaları yapıyoruz. Otomatik bir skript geliştirip otomatik yazışsak niteliksel anlamda pek farkı olmayacak bir durumdayız adeta. Umut, öfke, geleceğe duyulan özlem ve inanç; bunların hepsi değerlidirler ama doğru bir zemin üstüne inşa edildikleri takdirde. Ermeni soykırım tartışmalarında son yıllarda…
Diyalektik üzerine kısa bir yazı
Günlük hayatımızda bir şekilde duymaya alışık olduğumuz ‘diyalektik açıdan bakarsak’ vesaire söylemlerin aslında sıkça diyalektik içermeyen argümanlardan oluştuğunu söyleyebiliriz. Diyalektik gözlemlenmesi ötesinde başlı başına zor bir alan ve bu diyalektik hakkında mevcut söylemlerden ötürü örneğin Celal Şengör gibi pozitivist entelektüellerin de diyalektiği toptan yok sayma ve bilim dışı gösterme çabalarına tanık oluyoruz. Bunun arkasında yatan…
Lenin’in Çaresiz(!) Hegelciliği
Lenin’i yalnızca taktisyen, politika ustası gibi yansıtanlar ve bu yönlerini öne çıkaranlar doğruları fazla öne çıkarmaktalar belki ancak Lenin’in ilk paylaşım savaşı esnasında yaşadığı fikri bunalımı geri plana atmaya çalışma ve kaba materyalist bir düzlemde konuyu işleme hatasına düşüyorlar (kasıtlı veya kasıtsız).
Fuhuş, küfür ve post-modernist aydın nihilizmi*
Bu satırların yazıldığı anın başlangıcında 1 Avro 8,61 TL oldu. Avronun aşırıya gittiğini söyleyebilir hatta onun bu anlamda fuhuş yaptığı gibi bir tespitte bulunabiliriz. Açayım biraz. Geçenlerde dili pek pak(!) Abdurrahman (Dilipak) adlı İslamcı yazar, İstanbul Sözleşmesi’ni savunanların fahişe olduğunu iddia etti. Madem ki İslami ıstılahlardan yola çıktı, kaçmayalım; kendi kulvarında ona yazalım. Deplasmanda oynamak…