Katırlar, dağlar, çocuklar. Birbiriyle bütünleşmiş halde bir yaşam; toplamı kader eder mi? Coğrafya kader mi? Kimisinin reva gördüğü, kimisinin de kader dediği bir şey işte. Sınırlarla sınırlandırılmış, kendi yaşam alanlarının iki adım ötesinin ‘yasak’ kılındığı kahrolasılıklar. Ve yine de yaşamak, yaşamaya çalışmak. Karda, kışta kimilerinin kilometrelerce uzaktaki okula varmaya uğraştığı, kimilerinin de toprağın öbür yarısının…
Author: Kaptan
Hayata Dönüş(!) ve Dersim’de zehirli gaz
Bugün 19 Aralık 2019. Hayata Dönüş adı verilen ve cezaevlerinde katledilen otuz mahkumun katledilişine yol açan vahşetin 19. yıl dönümü. Vahşeti dün gibi hatırlıyorum, Zülfü Livaneli’nin 28 Kasım 2010’da Vatan’da yayınlanan yazısını da. Gerçekten de solcu, şair, duygulu, demokrat, Karaoğlan, Kıbrıs Fatihi Ecevit, ‘İslamcı’, ‘milli görüşçü’ Erbakan’ın dört yıl önce ölümleri durdurmasına içerlemiş olacak ki,…
Genel grevde bir Fransa: Kapitalizmin çatlakları
Bu yazının yazıldığı an itibariyle Fransa’daki genel grev ikinci gününü tamamlanmak üzere. Ülke genelinde yüzbinlerce işçi, emekçi ve onlarla dayanışma içinde olanların katıldığı genel grev, 1995’teki genel grev sonrası ülkeyi felce uğratabilecek özellikte. Aslında genel grev hazırlıklarının 13 Eylül’de altı sendikanın inisiyatifiyle yapıldığı ve süresiz olarak planlandığı duyurulmuştu. Bazı sendikalar ise genel grevin 9 Aralık…
Söyleşi – Janet Biehl: “En karanlık zamanlarda tetikte olup, çatlaklara hazır olunmalı” (Murray Bookchin)
Sevgili Janet, yoğun gündemine rağmen zamanını bize ayırdığın için çok teşekkür ederim. İzninle ilk soru ile başlamak istiyorum. Rojava’ya odaklanmana neden olan etkenler nelerdir? Rojava’yla ilk tanışman nasıl ve ne zaman oldu? Çalışmalarımla ilgilendiğin için teşekkür ederim! Kürt hareketi ile tanışmam, 2011’de Diyarbakır’da Mezopotamya Ekoloji Hareketi tarafından gerçekleştirilen konferansta konuşmaya davet edilmemle başladı. (Hareketin) ne…
Barış Acar: “Şeylerle aramdaki mesafeyi düzenleyemesem de şeylere bakma tarzımı düzenleyebilirim”
Merhaba sevgili Barış. Nasılsın? Merhaba. Teşekkürler. İyi olma gayretinde bir ömür işte, herkesin olduğu gibi. Çağruhundan hallice diyelim şimdilik. Sanatı nasıl tanımlarsın? Felsefe ve bilimin yanına sanatı insanı ve dünyayı anlamakta bir araç olarak görebilir miyiz? Bu soruya şuradan cevap vereyim: Sanat tarihinde ilk öğretilen şeylerden biri, sanatın tanımının sanat tarihçisinin işi olmadığıdır. Ben bunun…
‘Öteki’ hakkında
Twitter fazla kullanmıyorum; daha çok takip etmek amacıyla açtığım bir hesabım var. Fena da olmadı zira bir sürü haber ve bilginin kısa başlıklarını izlemek ve bunlara ulaşmak mümkün oluyor. Tabii bu arada sosyal medya kullanımını eleştiren insanların da hakkını vermek gerekebiliyor çünkü kullananların psikolojik durumu, toplumsal şizofreniyi yansıtır seviyelerde seyrediyor. Levent Gültekin’in Tweet’ine denk geldim…
Tarihi, bugünü ve geleceği yok etme söylemi
Tarih, bir bilimdir. Önemli de bir bilim dalıdır. Bunu anlayan ve kahramanların anlatımının tarih olarak sunulduğu dönemde, Friedrich Engels ve Karl Marx, tarihsel materyalizmi bu anlamda öne sürdüler. Onlara göre, tarih, örneğin Hegel’in sunduğu biçimde seçilmiş kahramanların yaptığı olaylardan ibaret değil, sınıf savaşımlarının tarihi idi. Kendilerinin kurduğu sistematik, tarihsel olay ve gelişimlerin analizine dayanan, toplumların…
Byung-Chul Han’ın ‘Psikopolitika’sı üzerine
Bu yazımı Byung-Chul Han’ın nihayet Türkçe çevirisi yapılan Psikopolitika kitabına ayırdım. Aslında bugünlerde yükselen ırkçılığı ve kendini masumane(!) bir şekilde dayandırmaya çalıştığı üst-kimlik tanımını tartışmak istiyordum ama hem bu konuda güzel yazılar zaten yazıldı ve belki de bilinçötemde bir nefes alma ihtiyacı oluştu. Byung Chul Han’ın kitabının çevrilmesi bir kazanım; emeği geçen herkese (Metis Yayınları’na, eseri tercüme…
Çıkmaz yolda diretmek: Bir Suriye denemesi
Türkiye’nin ‘Barış Pınarı’ adını verdiği ve popüler tabiriyle Fırat’ın doğusuna yapılan harekat(!) onuncu gününde ABD’nin devreye girmesi ile durdu, 22 Ekim’de de Rusya ile yapılan görüşme çerçevesinde ‘sona erdi’. Sona erdiğini, bittiğini de Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov açıkça beyan etti. Varılan mutabakat metnine verilen tepkilere Twitter gibi sosyal medya kaynaklarına baktığımızda, Kürtlerde belirgin bir hüzün…
İktidar ve muhalefetin ortak iktidarı
Geçen günkü yazımda, bir ülkedeki genel politik tabloyu anlamak için o ülkedeki iktidar ile ana akım muhalafetin toplamına bakmanın, ülkedeki politik yapı ve değerleri anlamakta çok önemli bir faktör olabileceğini belirtmeye çalıştım. Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucu değerlerinde mevcut etnisite temelli ulusçuluk konusunda iktidar ile muhalefetin aynı noktada olduğunu ve buna binaen de CHP, İYİ Parti ve Saadet…
Anneleri yarıştırmak(!) ya da ayrıştırmak mıdır çözüm?
Türkiye’deki insan hakları ihlalleri yükselirken, 50 yaşına merdiven dayadığım bu günlerde, siyasi iktidarın yapılmaması gereken her şeyi yaptığına tanık olmak, bu anlamda çocukluk evresi yaşatıyor belki de. ‘Çocukluk evresi’ demem, bilinç ile alakalı bir husus değil; daha önce bu kadar ucuzca popülist bir politika izlenmesine ülkesel boyutta şahit olmamaktan kaynaklanıyor. Devletlerin, siyasi iktidarların baskı araçları…
Kaftancıoğlu üzerine: Hukukun bağımsızlığı mümkün müdür?
Evet, komplo teorisi kıvamına getirmeden, 6-7 Eylül gibi bir utancı kayıt hanesine geçiren tarihimiz, kaderin cilvesi olacak herhalde (doğru ya, bu kaderin cilvesi her tatsız olay rast geldiğinde), 6 Eylül 2019’da da Canan Kaftancıoğlu’na verilen 9 yıl 8 ay 20 günlük hapis cezası ile bir utanç daha kaydetti utanç hanesine. Bu utanç da ileride ‘tarihteki…
Kadim(!) saldırganlık, muhalefet ve Fırat’ın doğusu
Türkiye’deki en büyük siyasal sorunlardan birisi, siyasi iktidardan çok siyasi muhalefetin durumu belki de. Bir ülkenin genel görünümünü matematiksel olarak ifade etmek veya nicelleştirmek pek mümkün olmasa da, siyasi anlamda iktidar ve muhalefetin ‘toplamları’nın ülkenin görünümüne dair önemli bilgiler verebileceğini öne sürebiliriz. Bu öne sürme işlemine dair bir akıl yürütmede bulunursak, Türkiye özgülünde, aşağıdaki önermelerde…
Wallerstein’a saygı ile
Büyük bir ustayı yitirdik. Immanuel (Maurice) Wallerstein, 89. yaşını doldurmasına 28 gün kala 31 Ağustos 2019 itibarıyle aramızdan ayrıldı. 1 Ekim 1998’den 1 Temmuz 2019’a kadar on beş günde bir yorumlarını paylaşan Wallerstein, 1 Temmuz’daki son yorumunda, bunun bir ‘son yorum’ olduğunu yazarken belki de aramızdan ayrılacağının sinyalini verir gibiydi. Bu saygı yazısında Wallerstein’ı çağımızın…